Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Mardin'de kuraklıktan etkilenen bölgelerde incelemelerde bulunarak, 2024 yılında yaşanan afetlerin 2025'te de artarak devam ettiğini belirtti. Özellikle don felaketinin 65 ilde tarımsal üretime ciddi zararlar verdiğini vurgulayan Bayraktar, çiftçilerin yaşadığı zorlukları ve taleplerini dile getirdi.
Don Felaketi Tarımı Nasıl Vurdu?
Şemsi Bayraktar, Artuklu ilçesine bağlı Boztepe Mahallesi'nde çiftçilerle bir araya gelerek, doğal afetlerin tarım sektörüne verdiği zararları yerinde inceledi. Bayraktar, "2024 yılında bin 257 civarında afet yaşadık. 2025 yılına girdiğimizde bu afetler hızlı bir şekilde devam ediyor. Sadece afetlerin sayısı artmıyor, zarar veren afetlerin şiddeti de artıyor. Ziyaret ettiğimiz 22 vilayette don afeti tarımsal üretime çok ciddi manada zarar verdi. Türkiye’de 65 vilayetimiz don felaketinden maalesef zarar gördü," dedi.
Don felaketinin tarım üzerindeki etkileri şu şekilde sıralanabilir:
- Ürün kayıpları
- Kalite düşüşü
- Ekonomik zararlar
- Gelecek sezonlar için belirsizlik
Çiftçinin Talepleri Neler?
Şemsi Bayraktar, sahada yaptığı tespitlerin ardından Ankara'da Cumhurbaşkanı ve ilgili bakanlara durumu aktaracaklarını ve yardım talebinde bulunacaklarını ifade etti. Çiftçilerin en önemli talebi ise banka borçlarının yapılandırılması. Bayraktar, "Sahada bu tespitleri yaptıktan sonra Ankara’da hem Cumhurbaşkanı hem de ilgili bakanlara bu bölgede gördüklerimizi, üreticilerimize sıkıntılarını aktarıyoruz. Kendilerinden de yardım talebinde bulunuyoruz," şeklinde konuştu.
Çiftçilerin talepleri özetle şu şekilde:
- Banka borçlarının yapılandırılması
- Düşük faizli kredi imkanları
- Afet bölgelerine özel destek paketleri
- Sigorta sisteminin iyileştirilmesi
Tarım Sektörü İçin Ne Yapılmalı?
Don felaketinin tarım sektörüne verdiği zararların önüne geçmek ve çiftçilerin mağduriyetini gidermek için acil önlemler alınması gerekiyor. Uzmanlar, tarım politikalarının yeniden gözden geçirilmesi, afetlere karşı dayanıklı ürünlerin teşvik edilmesi ve çiftçilere yönelik eğitimlerin artırılması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, meteorolojik tahminlerin daha doğru yapılması ve çiftçilerin zamanında uyarılması da büyük önem taşıyor.
Türkiye'nin tarım potansiyelini korumak ve çiftçilerin geçimini sürdürebilmesini sağlamak için, devletin ve ilgili kurumların işbirliği içinde hareket etmesi ve kalıcı çözümler üretmesi gerekiyor. Aksi takdirde, doğal afetlerin tarım sektörüne verdiği zararlar artarak devam edecek ve ülke ekonomisi olumsuz etkilenecektir.
