Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), 2 Nisan'da gerçekleşen alışveriş boykotunun ekonomik etkilerini mercek altına aldı. Yayınlanan raporda, boykotun sadece bir tüketimden vazgeçiş olmadığı, aynı zamanda dijital ekonomide bireysel davranışların kolektif bir politik tavra dönüşmesi açısından önemli olduğu vurgulandı. TEPAV uzmanları Gülbin Şahinbeyoğlu ve Mukaddes Merve Dündar tarafından hazırlanan raporda, Merkez Bankası'nın kredi kartı harcamaları ve FAST (Fonların Anlık ve Sürekli Transferi) sistemi verileri analiz edilerek çarpıcı sonuçlara ulaşıldı.
2 Nisan Boykotu: Harcamalarda Büyük Düşüş
Rapora göre, 2 Nisan'da sosyal medya üzerinden örgütlenen boykot çağrısı, bireyleri bir gün boyunca hiçbir ticari harcamada bulunmamaya davet etti. Bu çağrının amacı, hükümete karşı sembolik bir ekonomik tepki ortaya koymak ve toplumun tepkisini görünür kılmaktı. Boykotun etkileri net bir şekilde görüldü:
- Ortalamaya kıyasla yaklaşık 16 milyar TL daha az harcama yapıldı.
- Kartlı harcamaların işlem adedi, ilk üç ayın ortalamasının yaklaşık %10 altında gerçekleşti.
- Market ve alışveriş merkezleri işlemlerinde bu oran %12,2'ye kadar yükseldi.
FAST transferlerinde de benzer bir düşüş gözlemlendi. Geçen yılın Ramazan Bayramı sonrasındaki ilk iş gününe kıyasla %37,7 oranında daha az işlem yapıldı. Elektronik ticaret amacıyla yapılan transferlerde bu oran %58,7'ye kadar çıktı.
Boykotun Ölçülebilir Ekonomik Etkileri
TEPAV raporunun sonuç kısmında, boykot eyleminin sadece bir sosyal medya kampanyası olmadığı, ölçülebilir ekonomik etkiler yaratabileceği belirtildi. Kredi kartı ve banka kartı harcamaları ile FAST transferlerinde gözlemlenen düşüşler, bu durumu açıkça ortaya koyuyor.
Ekonomik Etkilerin Detayları:
- Kartlı harcamaların işlem adedi, ilk üç ayın ortalamasının yaklaşık yüzde 10 altında.
- Market ve alışveriş merkezleri işlemlerinde bu oran yüzde 12,2’ye çıkmakta.
- FAST transferlerinde geçen yıl Ramazan Bayramı sonrasındaki ilk iş gününe kıyasla yüzde 37,7 oranında daha az işlem yapıldı.
- Elektronik ticaret amacıyla yapılan transferlerde bu oran yüzde 58,7’ye ulaştı.
Bu veriler, tüketicilerin bilinçli bir şekilde harcamalarını kıstığını ve boykotun hedefine ulaştığını gösteriyor. Bu tür boykotların tekrarlanması durumunda, ekonomik etkilerin zaman içindeki değişimi de gözlemlenebilecektir.
Boykotlar ve Tüketici Davranışları
Boykotlar, tüketicilerin sesini duyurmak ve belirli konularda tepkilerini göstermek için kullandığı önemli bir araçtır. Özellikle sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte, boykotlar daha hızlı ve etkili bir şekilde organize edilebiliyor. Tüketiciler, boykotlar aracılığıyla şirketlerin ve hükümetlerin politikalarını etkilemeye çalışıyor.
Boykotların başarılı olabilmesi için dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar bulunmaktadır:
- Net bir amaç: Boykotun amacı açık ve anlaşılır olmalıdır.
- Geniş katılım: Boykota ne kadar çok kişi katılırsa, etkisi o kadar büyük olur.
- Sürdürülebilirlik: Boykotun uzun süreli olması, etkisini artırır.
- Alternatifler: Boykot edilen ürün veya hizmetlere alternatifler sunulmalıdır.
TEPAV'ın raporu, 2 Nisan'daki boykotun sadece bir başlangıç olabileceğini ve gelecekte benzer eylemlerin görülebileceğini gösteriyor. Tüketicilerin bilinçlenmesi ve sosyal medyanın gücü, boykotların ekonomik ve politik etkilerini artırmaya devam edecektir.
Sonuç olarak, TEPAV'ın raporu, 2 Nisan'daki alışveriş boykotunun ölçülebilir ekonomik etkiler yarattığını ortaya koymaktadır. Kredi kartı harcamalarındaki düşüş ve FAST transferlerindeki azalma, tüketicilerin bilinçli bir şekilde harcamalarını kıstığını ve boykotun hedefine ulaştığını göstermektedir. Bu durum, boykotların sadece bir sosyal medya kampanyası olmadığını, aynı zamanda ekonomik ve politik değişimlere yol açabileceğini de göstermektedir. Gelecekte benzer eylemlerin tekrarlanması durumunda, ekonomik etkilerin zaman içindeki değişimi daha net bir şekilde gözlemlenebilecektir.