Niğde'de hayvancılık yapan Körük ailesi, artan maliyetler ve düşen süt gelirleri nedeniyle 1200 keçi ve oğlağını satarak hayvancılığı bırakmak zorunda kaldı. Ailenin yaşadığı zorluklar, bölgedeki hayvancılığın içinde bulunduğu krizi gözler önüne seriyor. Yem fiyatlarındaki artış, mazot pahalılığı ve süt toplama sorunları, hayvancılığı sürdürülemez hale getirdi.
Hayvancılıkta Maliyet Krizi: Ağıllar Neden Boşaldı?
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Altunhisar'da hayvancılık yaparken artan maliyetler nedeniyle işlerinden vazgeçmek zorunda kalan Körük ailesini ziyaret etti. Aile, Gürer'e yem fiyatlarındaki artış ve süt gelirlerindeki düşüş nedeniyle binden fazla hayvanını satmak zorunda kaldığını anlattı. Besici İbrahim Körük, yaşadıkları zorlukları şu sözlerle ifade etti:
“500 büyük sağmal keçimiz, 600-700 tane de oğlağımız vardı. Yıllardır bu işi yapıyorduk. Fakat yem konusunda çok sıkıntı çektiğimiz için dayanamadık. Yonca'nın fiyatı 12 bin lira, torba yem ise 600-650 lira civarında. Buna bir de mazotun pahalanması, sütün taşınma sorunu eklendi. Süt para etmedi. Keçi sütünü en son verdiğimizde 15 liraydı. Süt için Konya Ereğli'den gelip alıyorlardı. Ancak mazot pahalanınca hem fiyatı düşürdüler hem de ‘kurtarmaz’ dediler. Alımı bıraktılar. Değerine süt satamayınca ve de giderler artınca çözüm bulamadık. Hayvanları satıp bu işi bırakmak zorunda kaldık. Bu ağıllar hayvan doluydu. 1000’in üzerinde hayvan varlığımız varken 30 hayvana düştük. Şimdi hepsi boş kaldı.”
Körük ailesinin yaşadığı bu durum, Niğde'deki diğer hayvancılık işletmelerini de olumsuz etkiliyor. Gürer, bölgedeki hayvancılığın durumunu sorgulayarak, "Bölgede hayvancılık geriliyor mu?" diye sordu. Körük, "Altunhisar'da yok denecek kadar azaldı. Bu arazide 10-15 sürü vardı. Şu anda hiç yok. Yapan bir veya iki kişi kalmıştır. Yem, zaman ve nakliye bu durumun en önemli nedenleri. Mera konusunda başka bir problem. Bölgede mera hayvancılığı tamamen bitti. Hayvanlara süt yemi ve yonca veriyorduk. Bir kısmını kendimiz yetiştirmemize rağmen yetmedi" dedi.
Çözüm Ne? Yem Fiyatlarına Çare Bulunmalı
Güler Körük, hayvancılığı zor da olsa yıllardır severek yaptıklarını ancak artık imkansız hale geldiğini belirtti. Yanlarında beş işçi çalıştırdıklarını ancak işçi ücretlerini karşılayamaz hale geldiklerini söyleyen Körük, gelirlerinin giderlerini karşılayamaz olunca hayvanları satmakta çareyi bulduklarını ifade etti. Körük şunları ekledi:
"Herkes ‘Burada niye duruyorsun?’ diye soruyor. ‘Çocuklarımın tüm geleceği, bütün yatırımı burada.’ diyordum. ‘Nereye gidelim?’ Torunlarım bu hayvanların içinde büyüdü. Ankara’da yaşıyorlar ama bu hayvanlar için buraya her yaz geliyorlar. Hayvanları seviyorlar. Onlar için 30-40 hayvan ayırdık. Onlar gelecek diye bakıyoruz. Bu ara ayırdığımız keçilerden yavrulayanlar da oldu. Bakıyoruz. Ancak bine yakın hayvanı satmak zorunda kaldık. Tüm bu alan koyun, keçi sesi duyulurdu. Yaptığımız ağıllar boş kaldı. Malzemeler boşa düştü. Hayvancılıkta sorunlara başta yeme bir çare bulunması gerekir.”
Hayvancılık Sektörü Alarm Veriyor
Ömer Fethi Gürer, Niğde bölgesindeki hayvancılık faaliyetlerindeki durumunu değerlendirerek, “Niğde bölgesinde büyükbaş hayvancılık, özellikle çiftçilik yapmayanlar için olabildiğince zorlaştı. Yem fiyatlarına dayanamadıkları için çoğu ahır boşaldı. Küçükbaş hayvancılık ise bölgede kısmen devam ediyordu. Ancak onlarda keçilerini satmak durumunda kalmışlar” dedi. Gürer, hayvancılığın bitmesinin bölge için olası olumsuz sonuçlarını yaratacağı söyledi.
Gürer, bölgede hayvancılığın önemli bir geçim kaynağı olduğunu ancak kırsalda sürü sayısının her yıl azaldığını vurguladı. Hayvancılık gelir gider dengesinin bozulmasının besiciyi bu işten kopardığını, birçok kişinin zorunluluktan bu işi sürdürse de bırakan ve bırakacağını söyleyen sayısının arttığını belirtti. Özellikle büyükbaş hayvancılıkta sorun olduğunu, küçük aile tipi işletmelerin tek tek kapandığını, mera hayvancılığının gerilediğini ve küçükbaş hayvancılığın da zorlaştığını ifade etti.
Niğde'de yaşanan bu durum, Türkiye'deki hayvancılık sektörünün genel sorunlarını yansıtıyor. Yem fiyatlarındaki artış, girdi maliyetlerindeki yükseliş ve süt fiyatlarındaki istikrarsızlık, hayvancılığı sürdürülemez hale getiriyor. Bu durumun önüne geçilmesi için devletin hayvancılık sektörüne yönelik desteklerini artırması ve üreticilerin sorunlarına çözüm bulması gerekiyor. Aksi takdirde, Niğde'deki gibi birçok ağıl boş kalmaya devam edecek ve hayvancılık sektörü daha da gerileyecektir.
