Sosyolog Nurhayat Kızılkan'ın dikkat çekici analiziyle, Türkiye'nin yeni nesil seküler milliyetçi muhalefeti "Kanziler" mercek altında! Peki, kim bu Kanziler? Nereden geldiler ve ne istiyorlar? İşte tüm detaylar...
Kanziler: Yeni Bir Fenomen mi?
“Kanka” tabirini hepimiz biliriz. Peki ya “Kanzi”? Bu ifade, tıpkı "Naber kanka?" gibi samimi bir hitap şekli. Ancak Kanziler, kendilerini ağabeylerinden ayrıştırmak isteyen bir gençlik tarafından ortaya çıkarılmış gibi duruyor. İmajları, "üstler kalsın yanlar kısa" olarak bilinen saç tıraşıyla özdeşleşmiş durumda. İlk olarak TikTok'ta görülen bu akım, sosyolojik bir olgu olarak siyasallaşmaya başladı.
Son protestolarla birlikte Kanziler, meydanları domine etmeye başladı. Küreselci liberal solcular ve marjinal sol örgütler, meydanlardaki üstünlüklerini bu gençlere kaptırınca, onları aşağılayarak geri çekilmeye başladılar. Çünkü Kanziler aslında sağcı. Flamalarını, bayraklarını alıp meydanlara çıktıklarında gördükleri kalabalık karşısında büyük mutluluk yaşayan sol örgütler ilerleyen vakitlerde kendi söylemlerinin ıslıklanıp yuhalandığını görünce çok berrak bir şekilde ideolojik olarak aslında karşı oldukları bir kitle ile aynı sahada buluşmuş olduklarını şaşkınlıkla gördüler. Bu yeni “kitle” ile tek kesiştikleri şey “muhalif” olmalarıydı. “Biz Gezi’deyken…” diye başlayan konuşmaları bu gençler pek dinlemek istemiyorlar. Ne Ethem Sarısülük ismini duymak istiyorlar ne de “Jin Jiyan Azadi” sloganını. CHP’lilerin Şebnem Korur Fincancı ile poz vermesine de Selahattin Demirtaş veya Osman Kavala’nın dışarı çıkmasına da karşılar. Konuların LGBT’ye gelmesinden de hoşlanmıyorlar.
Kanzilerin Siyasi Durusu ve Talepleri
Kanziler, Mansur Yavaş'ın Şırnak'taki Nevruz kutlamasına gönderme yaparak "Bana göre paçavra olan bayraklar..." diyen sözlerine daha yakın duruyor. Bu sözler, meydanların marjinal ve küreselci solcular için çekilmez hale gelmesine neden oldu. Kanzilerin coşkulu alkışları, solcuların protesto ıslıklarını bastırdı. Solcular, Bozkurt işareti yapan kitlenin büyüklüğünü görünce, protestoların "hükümet karşıtı" olmaktan çıkıp "faşistlerin Kürtlere küfür etme seansı"na dönüştüğünü fark ettiler.
Protestolar sırasında Muharrem İnce'nin "Bozkurt işaretlerinizi görüyorum, hoş geldiniz Ülkücüler, şeref verdiniz!" demesi üzerine Kanziler, "Türküz, Türkçüyüz, Atatürkçüyüz!" şeklinde tepki gösterdiler. Onlara göre milliyetçilik ve bozkurt işareti MHP'nin tekelinde değil. Kanzilerle birlikte bozkurt işareti yapmak artık "havalı" bir şey haline geldi.
Kanzileri Kimler Destekliyor?
- Erlik ve Jahrein: Çocukluktan ergenliğe geçerken, bu sosyal medya fenomenlerinin yayınlarını takip ederek etki altında kaldılar.
- Nihat Genç ve Veryansın TV: Bu isimler de Kanzilerin izlediği içerik üreticileri arasında yer alıyor.
Bu isimlerden edindikleri bilgilerle Kanziler, kendilerini daha objektif ve özgür bir üçüncü yol içinde "gerçek muhalefet" gibi hissediyorlar.
Discord Tartışması ve Siyasi Sonuçları
Discord'un kapatılması, Kanziler için bir dönüm noktası oldu. Oyun oynarken dünya ile bağlantı kurdukları, dil öğrendikleri bu platformun kapatılması, onlarda "Bir oyun keyfim vardı, buna bile dokundular" duygusu yarattı. Bu durum, apolitik gençleri siyasete daha da yaklaştırdı.
Sonuç: Kanziler Ne Anlama Geliyor?
Kanziler, Zafer Partisi tabanı gibi görünse de, partinin tam olarak etkileyemediği bir grup. Türkçüler ama MHP'li değiller. İttihatçı gibiler ama değiller. Mevcut CHP'nin de hoşuna gitmeyecek bir Atatürkçülük ve Türkçülük anlayışına sahipler. Bu durum, muhalefet içindeki farklılıkları ve gerilimleri gözler önüne seriyor. Kanzileri "gizli Akepeli", "Nazi", "faşist" gibi etiketlerle yaftalamak yerine, onları anlamaya çalışmak gerekiyor. Aksi takdirde, bu yeni nesil muhalefetin potansiyeli heba olabilir.
