İran'dan Şok İddia: İsrail Saldırıları Arkasında ABD mi Var?
Gündem

İran'dan Şok İddia: İsrail Saldırıları Arkasında ABD mi Var?


13 June 20255 dk okuma3 görüntülenmeSon güncelleme: 13 June 2025

İran Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in son saldırılarıyla ilgili çarpıcı bir iddia ortaya attı. Yapılan açıklamada, İsrail'in saldırılarının ABD'nin koordinasyonu ve onayı olmadan gerçekleşemeyeceği belirtilerek, sorumluluğun ABD'ye ait olduğu vurgulandı. Bu açıklama, bölgedeki gerilimi tırmandırabilecek nitelikte.

İran'dan Sert Tepki: Misilleme Hakkımız Saklı

İran Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in İran'ın toprak bütünlüğünü ve ulusal egemenliğini hiçe saydığı belirtildi. Tahran'daki bazı yerleşim bölgeleri ve ülkenin çeşitli şehirlerine yönelik saldırılar kınanarak, Birleşmiş Milletler (BM) tüzüğündeki ilgili maddelere atıfta bulunularak İran'ın bu saldırılara yanıt verme hakkına sahip olduğu ifade edildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“İran İslam Cumhuriyeti’nin silahlı kuvvetleri, İran halkını tüm kararlılığıyla ve kendi belirlediği yöntemlerle savunmaktan geri durmayacaktır.”

ABD'ye Yönelik Suçlamalar: "En Büyük Destekçi Sorumlu"

İran Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in saldırılarından destekçilerinin de sorumlu olduğunu vurgulayarak, ABD'ye yönelik suçlamalarını şu şekilde sürdürdü:

“Siyonist rejimin İran’a yönelik saldırgan eylemleri, ABD’nin koordinasyonu ve onayı olmadan gerçekleştirilemez. Bu nedenle, bu rejimin en büyük destekçisi olan ABD hükümeti, Siyonist rejimin bu macerasının tehlikeli sonuçlarından ve etkilerinden sorumlu tutulacaktır.”

Uluslararası Topluma Çağrı: Kınama Beklentisi

İran Dışişleri Bakanlığı, BM Genel Sekreteri'nin BM Şartı doğrultusunda acilen harekete geçmesini talep ederken, BM üyesi tüm ülkelerin, özellikle bölgesel ve İslam ülkeleri, Bağlantısızlar Hareketi üyeleri ve uluslararası barış ve güvenlikle ilgilenen tüm devletlerin bu saldırganlığı derhal kınamasını istedi.

Bu gelişmelerin ardından uluslararası toplumun nasıl bir tepki vereceği merakla beklenirken, bölgedeki tansiyonun daha da yükselmesi ihtimali göz ardı edilmemeli. İran'ın misilleme yapma hakkını saklı tutması, olası bir çatışma riskini de beraberinde getiriyor.