DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada önemli açıklamalarda bulundu. Bakırhan, "İnsani, somut ve güven arttırıcı bazı düzenlemelerin bayram sonrasına bırakılmadan yapılması Türkiye'nin önünü açacaktır. Kurban Bayramı'nı çifte bayram haline getirecektir" diyerek dikkatleri üzerine çekti. Bu çağrı, yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde toplumda umut ve beklenti yarattı.
Tarihi Süreçte Kritik Adımlar
Bakırhan, Türkiye'nin çok önemli ve tarihi bir süreçten geçtiğini, yıllardır umutla beklenen bir sürecin kapısının aralandığını belirtti. Toplumun uzun zamandır bu günlerin hayalini kurduğunu aktaran Bakırhan, sürecin hayırlı olmasını diledi. Terör örgütü PKK'nın fesih ve silah bırakma kararına da değinen Bakırhan, "Bu karar demokratik çözüm için bir şans, barış için çok önemli bir fırsat ortaya çıkarmıştır. 12 Mayıs, Türkiye'de artık bir takvim yaprağı değil, geçmişin büyük yüklerini hafifletmenin başlangıç günü olarak tarihe geçecektir" ifadelerini kullandı.
Bakırhan, 27 Şubat'tan 12 Mayıs'a uzanan sürecin bir dönemin kapanışını ve yeni bir dönemin açılışını ilan ettiğini vurguladı. Öcalan'ın öncülüğünde yaşanan dönüşümün hem Kürt siyasal tarihi hem de Türkiye tarihi için sarsıcı bir olay olduğunu belirtti. Mücadelenin yerini meselenin çözümüne ve demokratik bir toplumun inşasına bırakmasının önemine değindi. Bakırhan, bu kararın Kürt-Türk ilişkilerinde demokratik bir zemin kurmak, ortak bir vatan fikrini büyütmek ve barışçıl bir çözümü büyütme çağrısı olduğunu söyledi. Ayrıca, bu kararın sadece Kürtlere değil, Türkiye toplumuna ve uluslararası kamuoyuna da verilmiş önemli bir mesaj olduğunu ifade etti.
Siyasete Düşen Görevler
Bakırhan, siyasetin görevinin barış sürecini kalıcı, hukuki ve siyasi düzenlemelerle desteklemek olduğunu vurguladı. Uluslararası kamuoyunun da bu sürece destek olması gerektiğini belirtti. Başta Meclis olmak üzere siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, aydınlar, yazarlar ve sanatçıların bu sürecin gerçek sahipleri olduğunu ifade etti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in açıklamalarına değinen Bakırhan, her iki liderin değerlendirmelerini değerli bulduğunu ve yapıcı yaklaşımları desteklediğini belirtti. Bu açıklamaların ardından, insani, somut ve güven arttırıcı bazı düzenlemelerin bayram sonrasına bırakılmadan yapılmasının Türkiye'nin önünü açacağını ve Kurban Bayramı'nı çifte bayram haline getireceğini söyledi. Yürütme erkinin üzerine düşen görev ve sorumluluğu yerine getirmesini beklediğini ifade etti.
Umut ve Beklentiler
Bakırhan, zorlu bir yolda olduklarının farkında olduklarını ancak siyasetin iradesi, gençlerin inancı, kadınların gücü ve herkesin duasıyla birlikte bu topraklarda barışı sağlayacaklarına inandığını dile getirdi. Geçmişte acı günler yaşandığını, bu nedenle herkesin süreci sahiplenmesi gerektiğini, paylaşılmayacak ve çözülmeyecek bir sorun olmadığını belirtti. Artık ölümden değil yaşamdan, çatışma ve şiddetten değil barıştan yana olma zamanının geldiğini ifade etti.
Bakırhan, sorunların çözüm adresinin Meclis olduğunu ve bu süreçte de tarihi bir görevin Meclis'in önünde durduğunu söyledi. Silahlar susuyorsa demokratik siyasetin konuşması gerektiğini, demokratik siyasetin önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini vurguladı. Demokratik siyaset ve çözümün herkesi güçlendireceğini ve zenginleştireceğini belirtti.
Bayram Öncesi Beklentiler Neler?
Toplantı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakırhan, bayramdan önce hangi adımların atılmasını beklediklerine dair bir soruya şu yanıtı verdi:
"Toplumun beklentilerini hepimiz biliyoruz. Bizim halktan en çok duyduğumuz talepler, bayram öncesi hasta tutsaklar, cezaevinde bulunan yüzbinlerce insan ile ilgili yasal adımlar olmadan da kimi şeyler yapılabilir. Biraz şüphesi ve kaygısı olan ve toplumun bu sürece tamamıyla inanması için bence yürütme erki bazı adımlar atabilir."
Türkiye İçin Yeni Bir Dönem
DEM Parti'nin bu çağrısı, Türkiye'nin içinde bulunduğu hassas süreçte umutları artırdı. Bayram öncesinde atılacak adımların, toplumun barış ve çözüm sürecine olan inancını pekiştireceği düşünülüyor. Bakırhan'ın vurguladığı gibi, bu süreçte siyasetin, sivil toplumun ve tüm toplumun sorumluluk alması, Türkiye'nin geleceği için büyük önem taşıyor. Kurban Bayramı'nın çifte bayram coşkusuyla kutlanması için atılacak adımlar, Türkiye'nin önünde yeni bir dönemin kapılarını aralayabilir.
