Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı armağan etmesinin ardında yatan ilham kaynağı, 1922 yılında Konya'da gerçekleşen bir olayla gün yüzüne çıkıyor. Atatürk'ün Şems Okulu'nu ziyareti sırasında, 11 yaşındaki Nuriye İdil ile arasında geçen samimi diyalog, bu anlamlı bayramın doğuşuna zemin hazırlıyor.
Nuriye İdil'in Unutulmaz Anısı
23 Nisan 1922'de Konya'da Şems Okulu'nu ziyaret eden Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk'ü karşılayanlar arasında, minik bir öğrenci olan Nuriye İdil dikkatleri üzerine çekiyor. Öğretmenleri tarafından Atatürk'e sunulmak üzere bir buket çiçek verilen Nuriye, heyecanla görevi yerine getirerek çiçekleri takdim ediyor. Bu an, sadece Nuriye'nin değil, tüm okulun ve hatta Türkiye'nin hafızasına kazınıyor.
Atatürk, Nuriye ile sohbet ederken ona "Arkadaşlarını seviyor musun?" diye soruyor. Nuriye'nin "Evet Paşam" cevabı üzerine Atatürk, "O halde her yıl dünyanın her yerinden çocukları davet edelim, birlikte oynayın" diyerek, geleceğe dair büyük bir vizyon ortaya koyuyor. Bu diyalog, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın temelini oluşturuyor.
Nuriye İdil'in Atatürk ile yaşadığı bu özel anı, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açıldığı ve ulusal egemenliğin ilan edildiği 23 Nisan'ın, çocuklara armağan edilmesinde büyük rol oynuyor. Atatürk'ün çocuklara verdiği değer ve onlara duyduğu güven, bu bayramın anlamını daha da derinleştiriyor.
23 Nisan'ın Anlamı ve Önemi
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışının yıl dönümü olmasının yanı sıra, dünya çocukları arasındaki sevgi, kardeşlik ve dayanışma duygularını pekiştiren önemli bir gün. Atatürk'ün çocuklara armağan ettiği bu bayram, onların geleceğe umutla bakmalarını, özgür ve bağımsız bireyler olarak yetişmelerini hedefliyor.
23 Nisan, sadece bir kutlama günü değil, aynı zamanda çocukların haklarının korunması, eğitim olanaklarından eşit şekilde yararlanmaları ve sağlıklı bir yaşam sürmeleri için farkındalık yaratma günüdür. Bu bayram, çocukların sesini duyurabileceği, yeteneklerini sergileyebileceği ve geleceğe dair hayallerini paylaşabileceği bir platform sunuyor.
Türkiye'nin dört bir yanında ve dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan çocuklar, 23 Nisan'ı coşkuyla kutluyor. Şenlikler, gösteriler, yarışmalar ve çeşitli etkinliklerle çocuklar, bu özel günün tadını çıkarıyor. 23 Nisan, aynı zamanda farklı kültürlerden çocukların bir araya gelerek birbirlerini tanıma ve anlama fırsatı bulduğu bir köprü görevi görüyor.
Atatürk'ün Çocuklara Verdiği Değer
Mustafa Kemal Atatürk, çocuklara büyük önem vermiş ve onları ülkenin geleceği olarak görmüştür. "Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz" sözleriyle çocuklara olan inancını dile getirmiştir. Atatürk, çocukların iyi eğitim almasını, çağdaş ve bilimsel düşünceye sahip olmasını, vatanına ve milletine faydalı bireyler olarak yetişmesini istemiştir.
Atatürk'ün çocuklara verdiği değeri gösteren birçok örnek bulunmaktadır. Çocuklarla yakından ilgilenmiş, onlarla sohbet etmiş, oyunlar oynamış ve onların sorunlarını dinlemiştir. Çocuklara armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, bu sevgi ve ilginin en somut göstergesidir.
Atatürk'ün "Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir" sözü, çocuklara verilen değerin ve onlara duyulan sorumluluğun önemini vurgulamaktadır.
Sonuç olarak, Atatürk'ün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı armağan etmesinin ardında, 1922 yılında Konya'da küçük Nuriye ile yaşadığı unutulmaz diyalog yatmaktadır. Bu diyalog, Atatürk'ün çocuklara duyduğu sevgi ve güvenin, onların geleceğine dair büyük bir vizyonun ifadesidir. 23 Nisan, çocukların bayramı olmasının yanı sıra, tüm dünyaya barış, sevgi ve kardeşlik mesajı veren anlamlı bir gündür.
